Tat Testlerinin Evrimi

Gıda ve içecek sektörü, tüketicilerin tepkilerini anlamak ve yönetmek için çaba sarf etmektedir. Aynı zamanda, işletmeler yeni lezzetler geliştirme veya mevcut ürünlerinin tatlarını değiştirme yollarını kullanarak rekabet avantajı sağlamayı hedeflemektedirler. Tat araştırmaları, gıdaların tadını belirlemenin geçmişi eski çağlara kadar uzanmaktadır. Özellikle Roma ve Osmanlı İmparatorluğu dönemlerinde, zehirleme girişimlerine karşı önlem almak amacıyla tadımcılar veya çeşnicibaşılar görevlendirilirdi. Bugün, gıda ve içecek üreticileri ile ilaç şirketleri, tüketicilerin damak zevkine uygun tatları bulmak için araştırmalar yürütmektedirler. Lezzet algısı, beyin sinir sisteminin frontal bölgesinde, özellikle de frontal operculum adı verilen alanda yorumlanır ve oluşur. Tat tercihlerinin beyin sinir sisteminde şekillenmesinin sebebi, bireyin geçmiş deneyimlerinin lezzetli ve lezzetsiz tatlar hakkındaki etkisidir. İnsanların tat ayrımı yaptığı testler genellikle profesyonel tat panelistleri veya tüketicilerle gerçekleştirilir. Profesyonel tat panelistleri genellikle işletme içindeki laboratuvarlarda veya dış mekanlarda tat testine katılır. Tüketicilerin ise genellikle marketlerde kurulan standlarda veya restoranlarda yeni eklenen yemeklerin tadını değerlendirerek dış mekanda tat testine katılmaları mümkündür.

Tat testi yaparken, insanlardan veya biyonik araçlardan yararlanılır. Çeşitli tat testleri vardır. Profesyonel tat panelistleri veya eğitimli bireyler tarafından yapılan testlerdir. Ürünler belirli kriterlere göre değerlendirilir ve puanlanır. Bu testler, ürün kalitesini değerlendirmek ve ürün geliştirme sürecinde kullanılır. Belirli bir konuda eğitilmiş tüketicilerin katılımıyla yapılan testlerdir. Örneğin, kahve tadı konusunda eğitimli bireylerle yapılan testler kahve ürünlerinin değerlendirilmesinde kullanılabilir. Yine katılımcılara iki farklı ürün arasından tercih yapmaları istenir. Bu testler, yeni formülasyonların veya ürün değişikliklerinin değerlendirilmesinde kullanılabilir.

Öte yandan nöropazarlama yöntemleri ile tat testleri yapılmaktadır. Tat testleri, tüketicilerin lezzet algısını anlamak için kullanıldığında, nöropazarlama teknikleriyle birleştirilebilir. Örneğin, bir tat testi sırasında katılımcıların beyin aktivitesi fMRI (fonksiyonel manyetik rezonans görüntüleme) veya EEG (elektroensefalografi) gibi nörolojik görüntüleme teknikleri kullanılarak izlenebilir. Bu şekilde, katılımcıların ürünleri nasıl algıladığı, beğendikleri veya beğenmedikleri konusunda daha derin bir anlayış elde edilebilir. Yine, Yüz tanıma analizi kullanılarak, katılımcıların yüz ifadeleri incelenerek ürünleri nasıl algıladıkları hakkında bilgi edinilebilir. Mutluluk, şaşkınlık, hayal kırıklığı gibi duygusal tepkilerin analizi, ürünlerin etkileyiciliğini değerlendirmede önemli bir rol oynayabilir. Sonuç olarak günümüzde gıda sektörü için oldukça önemli bir kıstas olan tat duyusu farklı yöntemlerle ölçülebilmektedir. Nöropazarlama yöntemleri ile biyolojik tepkiler analiz edilerek objektif sonuçlara ulaşılabilir.

Referans: Psikolog Merve Altındağ

Bellizzi, J. A., Martin, W. S. (1982). e inuence of national versus generic branding on taste perceptions. Journal of Business Research, 10(3), 385–396.

Ustaahmetoğlu, E. (2015). Tat Algısı için Dilden Daha Fazlası mı Gerekli? Tat Testi Üzerine Bir Uygulama. Anadolu Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi, 15(3), 127-134.

Etiketler: #nöropazarlama, #nörobilim, #tattesti, #blog

Facebook
Twitter
LinkedIn

EmoVoice AI: İnsan ve Yapay Zeka İş birliğiyle Ses Duygu Analizinde Yeni Bir Çağ

Teknolojinin hızla ilerlediği günümüzde, yapay zeka artık hayatımızın her alanında bize eşlik ediyor. Ancak, insan duygularını anlamak ve yorumlamak her zaman yapay zeka için bir meydan okuma olmuştur. İşte tam da bu noktada, EmoVoice AI devreye giriyor. İnsan sezgisi ile yapay zekanın analitik gücünü bir araya getiren EmoVoice AI, ses duygu analizinde yepyeni bir çağ başlatıyor.

Pazarlama Etiği: Sorumlu ve Dürüst Bir Pazarlama Anlayışı

Pazarlama etiği, pazarlama faaliyetlerinin ahlaki ve etik kurallara uygun bir şekilde yürütülmesini sağlayan bir disiplindir. Temelde, pazarlamacıların ve şirketlerin, ürün veya hizmetlerini tanıtırken ve satış yaparken doğru, dürüst ve sorumlu bir yaklaşım sergilemesini amaçlar. Pazarlama etiği, müşterilere, toplumlara, çevreye ve diğer paydaşlara karşı adil ve saygılı bir tutum geliştirilmesini savunur.

Tüketici İhtiyaçlarının Derinlemesine Analizi: Maslow’un Hiyerarşisi ve Nöropazarlama

Tüketici davranışlarını anlamak, markaların etkili pazarlama stratejileri geliştirmesi için kritik öneme sahiptir. Bu noktada, Maslow’un İhtiyaçlar Hiyerarşisi, pazarlama dünyasında uzun yıllardır kullanılarak markaların tüketici ihtiyaçlarına nasıl hitap edebileceğini anlamalarına yardımcı olmuştur. Maslow’un piramidi, insanların ihtiyaçlarının farklı seviyelerde sıralandığını ve bu ihtiyaçları karşılama şekillerinin, reklamlar ve ürün stratejileriyle nasıl ilişkilendirilebileceğini gösterir. Nöropazarlama ise bu teoriyi, beynin nasıl tepki verdiğini ve bu ihtiyaçları nasıl tatmin ettiğini inceleyerek daha derinlemesine anlamamıza yardımcı olur.