Estetik, insan yaşamının her alanında derin bir iz bırakmış, kültürlerin ve medeniyetlerin gelişiminde merkezi bir rol oynamıştır. İlk çağlardan bu yana, insanlar güzellik arayışını ve estetik anlayışını şekillendirmek için farklı yollar geliştirmişlerdir. Örneğin, antik Yunan’da heykel ve mimaride altın oran gibi matematiksel prensipler kullanılarak ideal güzellik kavramı yaratılmıştır. Bu prensipler, hem fiziksel hem de ruhsal bir denge arayışının yansımasıdır.

Günümüzde estetik, teknoloji ve medya aracılığıyla yeni bir boyut kazanmıştır. Dijital sanatlar, moda, iç tasarım gibi alanlarda estetik anlayışı evrilmiş, küreselleşen dünyada farklı kültürel estetik normlar bir araya gelmiştir. Sosyal medyanın yükselişiyle birlikte, bireylerin günlük yaşamlarındaki estetik tercihler de bir nevi performans sanatına dönüşmüştür.

Nöro mimari, çevremizdeki fiziksel çevrenin beynimizi ve dolayısıyla davranışlarımızı nasıl değiştirebileceğini inceleyen bir disiplindir. Nöro mimarinin temel amacı, mekanların sadece işlevsel olmasını sağlamak değil, aynı zamanda kullanıcıların duygusal ve zihinsel ihtiyaçlarına da hitap etmektir. Bu nedenle, nöro mimaride kullanıcı deneyimi büyük önem taşır; bireylerin mekânlarla olan etkileşimleri ve bu mekânların onlarda uyandırdığı duygular, tasarım sürecinin merkezinde yer alır. Bu yaklaşım, gelecekteki bina tasarımlarında daha insancıl, kullanıcı odaklı ve yaşanabilir ortamlar yaratma konusunda büyük bir potansiyel sunar.

Nöro mimari, bu hedeflere ulaşmak için çeşitli bilim dallarından yararlanır; psikoloji, nörobilim, mimarlık ve ergonomi gibi alanlardan elde edilen verileri birleştirir. Bu disiplin, doğal ışık, renk paletleri, malzeme seçimleri, akustik düzenlemeler ve iç mekan bitkileri gibi unsurların beyin üzerindeki etkilerini inceler. Örneğin, doğru bir şekilde tasarlanmış bir ofis ortamı, çalışanların dikkat seviyelerini artırabilir, yaratıcılığı teşvik edebilir ve iş verimliliğini yükseltebilir. Aynı zamanda dik açılar veya keskin kenarlar içeren mimari tasarımlar, zamanla daha fazla gerilim yaratabilirken, dikdörtgen formlara sahip diğer alanlar, kare planlara kıyasla daha az kapalı alan hissi verebilir.  Benzer şekilde, hastanelerdeki nöro mimari uygulamaları, hastaların iyileşme süreçlerini hızlandırabilir ve genel sağlık sonuçlarını iyileştirebilir.

Özetle, nöropazarlama teknikleri ile nöro-mimari hedefler bir araya getirildiğinde, insan estetik anlayışına uygun modern alanlar inşa edilebilir.

Referans: Psikolog Merve Altındağ

Tektaş, E. (2023). Mimarlık İçin Nörobilim: Nörobilim ve Mimarlık│ Tarihi│ Arasındaki İlişki Üzerine Genel Bir Değerlendirme: Mimarlık İçin Nörobilim. Tasarim+ Kuram, 19(140. Yıl), 138-158.

Küçük, S. G., & Yüceer, H. Nöromimari Tasarım Kriterleri.

Etiketler: #nöropazarlama, #nörobilim, #mimari, #blog

Facebook
Twitter
LinkedIn

2024’te Nöropazarlama Trendleri

Dijitalleşen dünyada, markalar tüketicilerin dikkatini çekmek ve onları ikna etmek için giderek daha yenilikçi yöntemler arıyor. 2024 yılı itibariyle, bu alandaki en güçlü araçlardan biri, nöropazarlama olarak bilinen Sinir Bilimleri oldu. Beynin dikkat, algı, öğrenme, duygusal uyarılma ve karar verme süreçlerinin (kognisyon) altında yatan biyolojik mekanizmalar hakkında önemli bir bilgi birikimi oluşturmuştur. Nöropazarlama gibi alanlar bu bilgi birikiminin gelişen uygulama alanlarındandır.

Yeni Yıla Beyin Odaklı Giriş

Yeni yıl, bir dönüm noktasıdır; hem kişisel hem de ticari anlamda büyük bir başlangıç olarak kabul edilir. İnsanlar, geçmişin izlerini geride bırakıp yeni umutlarla, yeniliklerle dolu bir yıla adım atmak isterler. Bu dönemde markaların, tüketici psikolojisini anlamaları ve onlara hitap etmeleri daha da önemlidir. Beyin odaklı pazarlama, markaların tüketicilerin düşüncelerini, duygularını ve davranışlarını doğru analiz etmelerini sağlayarak, daha etkili bir iletişim kurmalarına yardımcı olabilir.

2025 Yılının Rengi: Mocha Mausse ve Nöropazarlama Perspektifi

Pantone Color Institute, 2025 yılı için “Mocha Mausse” adlı kadifemsi kahverengi tonunu yılın rengi olarak belirledi. Bu seçim, yalnızca estetik bir tercih değil, aynı zamanda derin bir psikolojik ve duygusal anlam taşıyor. Renklerin, kişisel ve toplumsal düzeyde nasıl algılandığı ve anlam bulduğu üzerine yapılan nöropazarlama araştırmaları, renklerin tüketici davranışları üzerindeki etkilerini ortaya koyuyor.